TAKİBİ ŞİKAYETE BAĞLI SUÇLAR
Bir suç hakkında soruşturma veya kovuşturma yapılabilmesi için suçun mağdurunun veya suçtan zarar gören kişilerin şikayetçi olmasının arandığı suçlardır.5237 sayılı TCK’da ve özel kanunlarda açıkça gösterilmiştir. Bir suçun şikâyete tabi olduğu kanun maddesinde açıkça belirtilmesine bağlıdır. Bunun yanında kanun maddesinde şikayete bağlı olduğu yazılmayan tüm suçlar resen soruşturma ve kovuşturmaya esas olur. (bir suçun şikayete bağlı ise ilgili kanun maddesinde açıkça yazılması zorunludur. Şikayete bağlı değilse bu ibarenin kanun metninde yazılmasına gerek yoktur) özetle şikayete bağlı olmayan suçlar, kanun metinlerinde ayrıca belirtilmez.
Şikayet hakkı, bir suçun savcılık tarafından soruşturulması veya mahkeme tarafından kovuşturulması için zarar gören veya mağdura tanınan kişiye sıkı surette bağlı bir kamu hukuku hakkıdır. Şikayetçi, gerçek kişi olabileceği gibi tüzel kişi de olabilir. Tüzel kişiler şikayet iradesin, yetkili organları ve temsilcileri aracılığıyla kullanabilir.
Şikâyet Hakkı; teknik olarak suçtan zarar gördüğünü iddia edene aittir. Bunun tespiti de suçun işlendiği ana göre yapılır. Suç kime karşı işlenmiş se, şikâyet o kişiye aittir.
Şikayete Tabi Suçlarda Şikayet Süresi Ne Kadardır? (TCK md. 73/1)
Şikayete tabi suçlarda şikayet süresi, mağdurun ‘fiil’ ve ‘faili’ öğrenmesinden itibaren 6 aydır. Müştekinin şikayet hakkını kullanabilmesi için hem faili hem de fiili öğrenmesi gerekir.
Örneğin, 06.09.2023 tarihinde aleyhine mala zarar verme suçu işlenen bir mağdur, malına verilen zararı aynı tarihte öğrenmiş, fakat suçu işleyen failin kimliğini 3 ay sonra 06.12.2023 tarihinde öğrenmişse, şikayetçi olmak istediğinde şikayet süresi 06.12.2023 tarihinden itibaren 6 aylık hak düşürücü süreye tabi olacaktır.
Suçtan zarar gören veya mağdur, suç teşkil eden fiil veya failden hangisini daha geç öğrenmişse, 6 aylık şikayet süresi de o tarihten itibaren başlar. Şikayet süresi, fiil ve failin öğrenilmesinden itibaren 6 aylık bir hak düşürücü süreye tabi olmasına rağmen, şikayet hakkı, her halukarda TCK md. 66’da düzenlenen dava zamanaşımı süresi içinde yapılmalıdır. En hafif suçlar için TCK md. 66’ya göre belirlenen dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Örneğin, aleyhine kasten basit adam yaralama suçu işlenen mağdur, faili daha sonra öğrense bile en geç 8 yıl içinde şikayetçi olmalıdır.
Suçtan zarar gören kimse çocuk ise;şikayet hakkı küçük ile kanuni temsilcisi tarafından birbirinden bağımsız olarak kullanılabilecektir.
Kural olarak; akıl hastalığı ve/veya zayıflığı bulunmayan çocuğun şikayet iradesi geçerlidir. (Çoçuğun şahsen dava ve şikayet başvurusu yapması mümkündür.)
Müşteki birden fazla ise müştekilerden biri şikayet süresini kaçırsa bile, şikayet süresini kaçırmayan diğer müştekilerin şikayet hakkı düşmez, her zaman şikayetçi olabilirler (TCK md. 73/3).
Şikayetten Vazgeçme; soruşturma aşamasında takipsizlik kararı, kovuşturma aşamasında kamu davasının düşmesi sonucunu doğurur.
TCK m.37/7’de Şikayetten vazgeçen kişinin hukuk mahkemesinde dava edebileceği haklarını saklı tutmasında lüzum bulunmamaktadır. Şikâyetten vazgeçen, açık bir iradeyle bu beyanı sırasında şahsi hak ve taleplerinden de vazgeçmemiş se, bu konuya ilişkin dava hakkı geçerliliğini koruyacaktır.
TAKİBİ ŞİKAYETE BAĞLI SUÇLAR
- Basit kasten yaralama,
- Kasten yaralama suçunun ihmal suretiyle işlenmesi,
- Taksirle yaralama suçu,
- Cinsel saldırı suçu,
- Reşit olmayanla cinsel ilişki suçu,
- Cinsel taciz suçu,
- Israrlı takip suçu,
- Tehdit suçu,
- Konut dokunulmazlığını ihlal suçu,
- İş ve çalışma hürriyetini ihlal suçu,
- Kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçu,
- Hakaret suçu,
- Kişinin hatırasına hakaret suçu,
- Kişiler arasındaki konuşmanın dinlenmesi ve kayda alınması suçu,
- Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu,
- Özel hayatın gizliğini ihlal suçu,
- Kullanma hırsızlığı suçu,
- Mala zarar verme suçu,
- Hakkı olmayan yere tecavüz suçu,
- Güveni kötüye kullanma suçu,
- Bedelsiz senedi kullanma suçu,
- Dolandırıcılık suçu,
- Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu,
- Hileli iflas suçu,
- Taksirli iflas suçu,
- Karşılıksız yararlanma suçu,
- Şirket veya kooperatifler hakkında yanlış bilgi verme suçu,
- Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçu,
- Bilgi vermeme suçu,
- Açığa imzanın kötüye kullanılması suçu,
- Aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüklerin ihlali suçu,
- Ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanması suçu,
- Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçu.
Yargıtay Kararları
- Suçun Basit Halinin Şikayete Tabi Olması Nitelikli Halini de Şikayete Bağlı Tutmaz :Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.10.2006 tarih ve 2005/5-193 – 2006/203 sayılı kararında da açıklandığı üzere ve bu doğrultuda istikrar kazanmış uygulamaya göre, bir suçun basit halinin soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete tabi olması, nitelikli hallerinin de şikayete tabi olduğu şeklinde yorumlanmamalıdır. Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete tabi olan suç türleri, kanun maddelerinde açık olarak belirtildiğinden, bu kapsamın dışında kalan suç türlerinin soruşturulması ve kovuşturulmasının kamu adına yapılacağının kabulü zorunludur. Kanun koyucunun iradesinin bu doğrultuda değerlendirilmesi gerekir.Somut olay irdelendiğinde; sanıkların iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçunu birlikte işlediklerinin anlaşılması karşısında, TCK’nın 116/2. maddesinde yer alan bu suçun basit halinin takibi şikayete bağlı olsa da, anılan Kanunun 119/1-c maddesinde yer alan “ suçun birden fazla kişi tarafından birlikte” işlenmesini düzenleyen nitelikli halin bulunması nedeniyle, bu suçun kovuşturulmasının şikayet koşuluna bağlı olmadığı gözetilmeden, şikâyetten vazgeçme nedeniyle kamu davalarının düşürülmesine karar verilmesi, bozma nedenidir.
(Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2020/7120 E. , 2020/3928 K.)
- Şikayete Tabi Suçta Şikayetten Vazgeçmeyi Kabul Etmeyen Sanığın Mahkumiyeti:5237 sayılı TCK’nin 73. maddesinin 4. fıkrasında, kovuşturma yapılabilmesi şikayete bağlı suçlarda, suçtan zarar gören kişinin vazgeçmesinin davayı düşüreceği düzenlenmiş, yargılama sonunda suçun sabit olmaması halinde beraat kararı verilmesi olanağının sağlanması için aynı maddenin 6. fıkrasında ise vazgeçmenin, onu kabul etmeyen sanığı etkilemeyeceği hükme bağlanmıştır. Buna göre, sanığın şikayetten vazgeçmeyi kabul etmemesi durumunda, yargılamaya devam edilerek, suçun sabit olmaması halinde beraatine, suçun sabit olduğunun anlaşılması halinde ise, bu husus kararda açıklanarak, kovuşturmanın şikayet koşulunun gerçekleşmemesi nedeniyle davanın düşürülmesine karar verilmesi gerekecektir. İncelenen dosyada; şikayetten vazgeçmeyi kabul etmeyen sanığın, kasten basit yaralama eyleminin sabit olduğunun anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK’nin 86/2. maddesi uyarınca açılan kamu davasının şikayet koşulu oluşmadığından düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, sanığın mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
(Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2021/12452 E. , 2021/14937 K.)